Thursday, November 11, 2010

Uyanmak adına

İnsanoğlu görmediğinden korkar olmuş, karanlık illüzyonuna gömmüş geceyi. El yordamıyla görmediklerini yorumlar olmuş, kendi merceğinde elemiş gerçeği. Uyandım sanmış önceleri gerçek sandığı düşlere , meğer karanlıklara düş'müş cevheri. Ona Karanlıktan korkmasını öğretmişler önceleri. Bilinmeyenden korksun istemişler, kendini keşfetmesini engellemişler . Kendini bulmasın diye türlü korku illüzyonlarıyla süslemişler hakikati; gizlemişler geceye cevherini. Karanlıktan korktuğundan cevherini bulamamış insanoğlu. Bilinmeyenden korkmuş... kendinden korkmuş... kendini bilmeyi unutmuş, bilmediğini unutmuş, karanlıkta düşlere gömülmüş. Kendiyle birlikte gömmüş geceyi, cevherini unutmuş..Işığı sönmüş...

Bakmamış, görmemiş, bilmemiş gerçeği!...Ne ayın geceye hasretini fark etmiş, ne günün geceye sabrına meyletmiş, ne de bilmiş kendini... gömmüş ya geceye cevherini; bilememiş içindekini...Gizlediğini... ay gibi, güneş gibi, ve sadece kendine özeli, kendi cevherini...

Karanlıktan korkmak yerine karanlıkları aydınlatanları görebilmektir aslolan...Geceye doğan ay gibi, güne doğan güneş gibi..Herkesin kendi cevherini ortaya koyması, karanlığına ışık olması, karanlıklardan uyanması, unuttuklarını hatırlaması, kendini bulması, dahası bilmesi dileğiyle...

No comments: