Monday, October 7, 2013

Neden sigara mı ?






Sigara içenlerde görülen 3 5 özellik vardır. Yemekten sonra sigara içilir. Alkolle sigara iyi gider. Kahveyle, dertleşirken, fal bakarken, fal baktırırken, üzüldüğümüzde, sinirlendiğimizde sigara içeriz ya da içilir.Sigara içmeyenler ve içenlerin (bence) az bir kısmı neden sigara içildiğini anlamıyor. Ben sigara içmek iyi bir şeydir demiyorum zaten ama,

Yemek yerken az çok bilirsiniz size ne kadar bir yemek yetecek ne kadarıyla doyacağınızı son lokmanızı kestirebilirsiniz işte sigara o son lokmadır ve genelde lezzetlidir.

Alkolden sonra ağzınızda bir tat kalır bir ıslaklık bilirsiniz o sizi rahatsız edecek işte sigara o ıslaklığı alır. İçki aranızda boş hissetmemenizi sağlar.

Kahve içinde alkolle olanla aynı şeyler söylenebilir ama sigarayla içilen bir kahve alkollü düşünme kabiliyeti verdiği (bence) kesindir.

Dertleşirken sigara içersiniz kim ne kadar empati yaparsa yapsın kimse sizi sizin kadar iyi anlayamaz dertleşme esnasında sigaradan çeker ve üflersiniz işte hiçbir sözcük sizi o kadar iyi anlatamayacaktır.

Fal bakarken kişiler hakkındaki yorumlarınızı söylerken illaki sallayacaksınız sigara size düşünme süresi vericektir. Dinleyene ise dinlediklerini idrak ve muhakeme süresi.

Üzüldüğümüzde sigara içeriz üzüldüğümüz her ne ise sigaranın dumanı bize onu bir nebze olsun geri getirir. Giden sevgilidir belki belki para belki nottur giden sigara bir nebze olsun boşver deme şeklidir.

Sinirlendiğimizde hani her şeye ve herkese sövmek isteriz yumruklamak ama yapamadığımız anlar olur sigara bizim küfürümüzdür sigara bizim sakinleştiricimizdir sigara bizim yumruğumuzdur.

Sigara içmek kötü bir şey ve hayatımızı kısalttığı doğru ama üzüldüğümde, dertleştiğimde, tek başıma kaldığımda kendimle konuşurken kendimi bile en iyi anlattığım anlar sigaranın dumanındaysa benim ki kısalabilir gerekirse fazla spor yapar telafi ederim.




Saygılarımla....

Saturday, September 28, 2013

Bıktım






Bıktım konuşmaktan yazmaktan susmaktan. Klasik bir günden heyecanlı bir günden. Ya da bugün sadece sıkıcı olduğu için bir çocuk kızgınlığıyla her şeyden bıktım.

Bıktım kendimi anlatmaktan açıklamaya çalışmaktan sadece susmaktan susup haklı çıkmaktan susup haksız çıkmaktan bana bağırılmasından bıktım.Her şey kendiliğinden yine sevimleşse olmaz mı ?

Bıktım sürekli koşmaktan yorulmaktan terlemekten durmaktan dinlenmekten yürümekten hırslanmaktan çabalamaktan daha iyisi olduğuna inanmaktan. Böyle yaşayıp gitsem olmaz mı ?

Bıktım yeni şeyler bulmaktan bunları arkadaşlarıma göstermekten onlarında bulduklarımla hayatlarını daha kolay hale getirmelerinden. İşlem yapmak için kalem kağıt arasak olmaz mı ?

Bıktım yazacak yeni bir şeyler düşünmekten sürekli aklıma gelenleri aklımda tutmaya çalışmaktan ve son klavye başında evet böylesi daha iyi oldu demekten. Acaba artık yazmasam mı ?

Bıktım kendimle çelişmekten kremşanti yapmaktan browni için gidip aynı malzemeleri alıp yinede hepsini tartmaktan paramı sürekli bir şeylere yetiştirmekten. Götten para yağsa olmaz mı ?

Bıktım televizyon izlemekten reklamları anlayamamaktan sürekli reklamların bağırmalarından komşu çocuğunun koşuşturmasından.Sadece sessizlik olsa olmaz mı ?

Bıktım bu şehirden bu evden bu ülkeden bu dünyadan bu saman yolundan. Yıllardır her şey aynı savaşta çıkmasın ama daha güzel olmasını istemekten de bıktım. Mucizeler olmaz mı ?

Bıktım rüyalarımı hatırlamaya çalışmaktan sürekli uyandığımda bir şeyler karalamaktan beyne zararlı diye uyanınca su içmemekten. Sadece rahat uyku uyusam olmaz

Bıktım telefonuma gelen mesaj tarzı şeylerden herkesin kullandığı farklı programları sırf onlarla iletişime geçmek için indirme zorunluluğundan. Arasanız olmaz mı ?

Bıktım açıklama yapmaktan ilk sölediğimde sallamadığı sırada ilgisini çekicek bir kelime duyunca tekrarlatanlardan. Yüzünün ortasına korkusuz bir yumruk gömsem olmaz mı ?

Bıktım biliyorum ama neyden bıktığımı bilmediğim için düşündüğüm herşeyden bıkmışım gibime geliyor aslında yaşamayı çok severim. :)

Thursday, July 11, 2013

Ölümsüzlük






Bir arkadaşım ölümsüzlüğü bulmamı rica etti.Daha doğrusu ben ölümsüzlüğün kötü bir şey olduğunu savunurken o kadar güzel bir şekilde iyi bir şey olduğunu savundu ki
tamam dedim bulucam sana ölümsüzlüğü. Arkadaşım buralarda olmadığı için baya bir vaktim var şimdilik. Önce aramalı mıyım diye düşündüm olmadı ? olmayan bir şeyi bulmakta
zorluk çekebilirdim. Daha kolay bir yolu olmalı ve bende malzemeleri düşünmeye başladım eğer ölümsüzlük olucaksa içinde çok fazla şey olmalı. İçindekiler yapmaya başladım
nedenleriyle.


Malzemeler:

Ağaç olmalı içinde ağaçlar çok uzun süredir dünyadalar
Hava olmalı içinde hava da hep var
Taş ta olmalı geçenlerde 4.5 milyar yaşında taş buldular daha ne
bulut olmalı içind...
insan olma...
tanrı
sıcak
buz

diye düşünürken aklıma takılıyor hep bir şey. Bir şey içimden bulma ölümsüzlüğü diyor nedenini anlamıyorum içimde bir sıkıntı duvarların üzerime fazla gelmesi laptopun
karnıma yaptığı baskı nefesimdeki daralma içimde sıkıntının genişlemesi.Hatırlattı bana eğer ölümsüz olursam hep acı çekeceğimi hep içimde bir yer acıyacak sonsuz bir
acı olcak ama az ama çok ama olcak. Peki değer mi ?


Tüm bunlar eğlenceli bir konuşmadan başlamıştı şimdi ise nedensiz bir şekilde canımı acıtmaya devam edicek gibi hissetsem de liste yapmaya devam etmek istiyordum.

buz da kalmıştım
yalan olmalı mı ? yalaaan? yalan koymak istemiyorum içine uzun sürücek ama yalan olmasın istedim içinde
doğru olsun mu ? doğruyu da bilemedim kavramsal şeyleri geçmeye çalışmalıyım diye düşünüyorum
ılık olsun o zaman evet ılık sıcak soğuk diil. ılık. :)
bir deeee toprak olmalı toprakta hep var evet evet :))
gökyüzünden bişiler koymak istiyorum bize yol gösteren bize hayaller kurduran bizeee tanrıları inandıran bişey
Yıldız olsun birazda yıldız parlak parlak iyi durur gidip taaa ordan alması biraz zor olucak ama.

bunları karıştırırsak bence olur.

Monday, July 8, 2013

Bi gün

ben eskiden çok güzel çok rahat bir şekilde ağlardım ota boka ağladım ama göz yaşlarımı fazla sallamazdım umursamadım... Hep ağlama denirdi öğretildiği düşünülürdü. Ağlamak ayıp. Ağlarsan kaybolursun ağlama.. Hep ağlardım hal bu ki. Neresi ayıp diye düşünür ağlardım.. Erkek adam ağlamazmış.. Ben ağlardım... Sonra düşündüm ki madem ağlayabiliyorum ota boka değil de değecek şeylere ağliim bari dedim. Derdi olanları dinledim ağladım. Çok sevindim ağladım. Derdi olanlar bitmedi ağladım. Derdi derdini anlatamayanlar vardı onlar için ağladım. Bi gün babam öldü. Ağlayamadım..

Monday, January 28, 2013

Korku konulu

İçinde korku olan küçük bir kız çocuğu gibi geçen zamanlarım vardı.Bir kolumun diğerinden fazla titrediği ama benim fark etmediğim. Yatağa yan bir şekilde uzandığımı hatırlıyorum. Solucan gibi büzüşmüşüm. Yüzüm duvara dönük,yorgan yarısını kaplıyor yüzümün ileri bakmaya çalışıyorum ama olmuyor. Gözlerim sürekli yatağın içine dönüyor bakışları titrer mi insanın ? Peki insan bunu fark eder mi ? Eğer korkuyorsanız evet. O zamanları hatırlıyorum yaptıklarım yapmayı düşündüklerim kafamda dolaşan tilkileri görebildiğim anlar hayatta sadece paylaşmanın zevk verdiği anlardı o anlar. Ne olduğu önemsiz.Ne olduğu anlamsız.Oyun olur sakız olur para olur ses olur müzik olmaz ama müzik zevke girer ve zevklerle renkleri tartışılır olduğunun düşüncesindeyim. Eğer işin içine zevk girerse Türk milleti bu hafız neyin nereye gideceği belli olmaz ki. Ama zevk paylaşmakta güzeldi.O zamanlar güzeldi.Eğer neyden korkacağınızı bilmiyorsanız.Pek korkmazsınız.Zevk böyledir sevişirken korkmazsınız bir şey yapıyormuş gibi hissedersiniz ve o an kısadır o kısa süre sizi hiç bir zaman tatmin etmeyecek izlediğiniz filmlerdeki kadar bu yüzden hep daha çok istersiniz. Bende korkmazdım. O zamanlar korkmazdım bilmediğimden cahilliğin özgürlük olduğunu anlamanın tek yolu öğrenmektir ve öğrenmek özgürlüğünüzden vazgeçmektir. Korkmadan paylaşırdım zevki.Ve zaman akıp geçti binlerce kez paylaşıldığı gibi akıp gitti.Zaman gibi. Artık pek fazla zamanım olduğunu hissetmiyorum.O zamanlar böyle olmak isterdim hep koşuşturmam olsun ve hep eğlenirim bu sayede diye düşünürdüm.Ama şimdi öyle olmak istiyorum.Koşuşturma olmadan sadece eğlenmek istiyorum.Gülüşüm değişiyor görüyor ve arttırıyorum.Gülüşüm kötü birisinin gülüşüne dönüşüyor.Bunu sevmiyorum daha güzel gülmeye çalışıyorum ve gülmemi kaybetmekten korkuyorum.Artık gerçekten gülerken sesim çıkmıyor ve bu durum gülerken aklıma gelip tüm güldüğüm şeyin ya da şeylerin komikliğini alıp götürüyor bozuntuya vermemeye çalışıyorum beynimi kandırmaya çalışıp gülmeye devam etmeye çalışıyorum ama birisi beynimi çoktan kandırmış.Ve korkuyorum. Koşmalarım azaldı.Artık koşamıyorum ama denemek fena gelmiyor.Bu alışkanlıklar beni böyle yaptı kötü alışkanlıklarım var azalttığım ama hala varlar. İyi ki de varlar güzelle kötünün ayrımını kötü şeyler sayesinde varabiliyorum ve bu duruma şükrediyorum.Ya iyi şeyler sayesinde varabilecek kadar kötü bir durumda olsaydım.... Korkularımı yenemedim hiçbir zaman.Karanlık korkumu yalnızlık korkumu komşunun bahçesindeki çimenler kadar güzel çimenlerimin olmaması ve olamayacağı korkusunu vs vs vs ama fark ettim ki korku beni ben yapan şeylerden bir tanesi.Kötü olan gülüşüm ve hala konuşmada çektiğim kolayca çözebilecekken nedenini bilmediğim bir şekilde hiç çözmek istemediğim sıkıntım. Korkularım azaldı bir ara sandım ki kaybedicek şeylerim azalırsa korkularımda azalır bi ara öyle oldu isimimi cismimi değiştirdim azaldı koşmaya başladım iyiki de yapmışım yoksa şimdi neyin doğru olduğunu bilemezdim.Bende böyleyim korkarım genelde belli etmem aslında.Biraz da safım.ama iyiki varım.