O gün anladım.....
Olayın zamanını bu zaman çevirmek gerçekten zor o yüzden zamandan bahsetmeyi pek sevmezdi ama uzun süredir yürümekte çeşitli yerlerde kalmaktaydı.Gittiği heryerde göze çarptığının farkındaydı artık paranoyası değildi bu insanlarla aynı yolda yürümeye çalışırken insanlar yollarını değiştiriyorlardı.Kendinize doğru gelen iri ve sadece gideceği yöne bakan ve diğer kalan şeylere tepkisiz iri yarı birisini görseniz acaba siz napardınız?O bunların hiç birine aldırmıyordu gittiği yerlerde insanlar O'nun hakkında konuşuyor ve göz göze gelmemeye çalışıyorlardı.Verdiği savaşlar sanki sınavları gibiydi ve şu ana kadar kötü olanları telafi etmeye başlamış neredeyse bitirmek üzereydi.Önce içki içmek için bi yere gitmek istedi ama sonra vazgeçti kendi uzayında bulduğu bi yere oturdu barmenden bi içki istedi ne olduğunu bile hatırlamıyordu kendi karışımını hazırlamak için birkaç şey daha hazırladı barmenle tanışması bu şekilde oldu farkında olmadan sosyalleşmeye başlamıştı bu o kadar da kötü birşey değildi artık sadece kendiyle değil başkalarıyla konuşmak ne kadar garip gelsede yinede eğlenceli bir hal almaya başlamıştı barmen çocukla konuşurken birileri daha gelmeye başladılar belliydi niyetleri merak ediyorlardı birşeyler duymak belkide bilgi almak içindi diğerlerinin önemli olarak gördüğü herşey onun için o kadar sıradandı ki.....Yinede onların gördüğü bu gizemi bozmak gibi bir niyeti yoktu.Sevmişti aslında orayı ve gün aşırı gitmeye başladı artık insanlara selam verip selam alıyor bazılarının hayatları hakkında sorular souyordu ne kadar sıkıcıda olsa insanları dinliyor ve hala insanların farkedemediği bilgiler var mı diye bakıyordu kısa sürelide olsa dinlenme yeriydi bursı.Ve bitti giderken insanlar O'na daha sonra ulaşmak için bir yol aradılar ama yoktu.O ben sizi bulurum gerekirse dedi ve arkasında birden fazla bakan çift gözlerle ordan uzaklaştı savaş alanına doğru geri döndü yüzü neden sürekli sinirli bakıyordu en son düşmanının yenilgiyi kabul etmesinden 48 saat geçmemişti bile ama genede başka çevrelere bunu bu şekilde ispatlamak zorunda olması illa bi kanıt olmak zorunda olması O'nun canını sıkmaya yetiyordu.Artık birşeyler hayatında düzelmeye başlamış olması O'nunda moralinin düzelmesine neden oluyor ve ilişkilerine de yansıyordu daha az sinirlenirken daha çok empati yapmayı öğrenmişti.Yaşadığı bunca şeyi dostlarına anlatmak için can atarken birden acaba ukalalık mı olur diye düşündü empatisinin biraz fazla geliştiğini söledi kendine ve çarpık bir şekilde güldü.Savaş alanında fazla kalmadı yeni kişilerle tanıştı ve bambaşka bi yere doğru yola çıktı hep isteksiz göründü ama aslında çok istekliydi başka biryer kaybolabiliceği ve kendi yolunu kendi bulduğu zaman birdaha kaybolmayacağı biryerdi burası bu kadar kişinin yaşayıp hergün evlerine gitmesinin başka bir açıklaması olamazdı dedi kendi kendine.Düşündü "ev" acaba kendi evi nerdeydi doğduğu yer? büyüdüğü yer ? olgunlaştığı yer ? savaşmaya başladığı yer? savaşlarını bitirdiği yer? ve bu yeni gittiği yer ? acaba neresi derken daha sonra bulmaya karar verdi bunun cevabını.....Oraya gittiğinde daha önce hiç karşılaşmadığı dostu olan elfle karşılaştı o kadar iyiydi ki rehberlik ediyor dinliyor bazen farkında olmadan paylaşmak için çok konuşuyordu ama elfte şaşkındı daha önce hiç görmediği birine bu kadar yakın hissetmesi ya da bu kadar çok şeyi bu kadar az zamanda paylaşabilmesi ikisi içinde garipti aile gibiydiler.Günlerin geçtiğini farketti.Artık birşeyler yapması gerekiyordu uzun zamandır geziyor ve geziyordu.İşlerine odaklandı üstüne başına şekil verip yaralarını gizledi teknolojisi sizin bildiğinizden daha geniş bir şekilde işlediği için bu normal denen bir insanın yaralarını kapatmasıyla kıyaslanamaz derecede çabuk ve kolay oldu.İşleri iyi gidiyordu güzel haberler almaya başlamıştı bile yakında olasılıklar istediği taktirde olduğunda daha sakin bi hayat yaşayabilicek ve kimseye hesap vermek zorunda olmayacaktı.ÖZGÜR olabilicekti.Bekliyordu sabırla.Daha sonra yine dinlenmek için gittiği sanılan bir yerde duruyor ve hayatını gözden geçiriyordu elinde içkisi vardı ve uzaklara bakıyordu o anlamsız bakışlarından anlaşılamayacak kadar uzaklara gidilemeyecek gidilmeye korkulacak kadar uzaklara birden birşey oldu aradığı sorunun cevabı buldu arkada bangır bangır çalan müzik diye saçma sapan şeyleri belli belirsiz duyuyordu sol omzunun üzerinde şimşekler çakarken sağ omzunun üstünden batan güneşin son ışıkları sağ gözünün kirpiklerini okşuyordu O o gün anladı işler yolunda ve dengede olduğu sürece mükemmel şeyler olucaktı artık kendini iyi hissettiği heryer onun evi olabilirdi döndü arkasındaki tüm diğer insanlara gülümsedi ve gitti.....
No comments:
Post a Comment